Göbeklitepe, Tarih Öncesinden Günümüze Taşıdığı Eserlerle Dikkat Çekiyor
Şanlıurfa’nın Örencik Mahallesi yakınlarında bulunan Göbeklitepe, ilk kez 1963 yılında İstanbul ve Chicago üniversitelerinden arkeologlar tarafından keşfedildi. Ancak bu antik yapı, 1986 yılında bir çiftçinin tarlasını sürerken bulduğu heykelle gerçek anlamda gün yüzüne çıktı. Şanlıurfa Müzesi ve Alman Arkeoloji Enstitüsü tarafından 1995 yılından bu yana sürdürülen kazılarda, Neolitik döneme ait devasa heykeller ve dikili taşlar ortaya çıkarıldı. Bu eserler, ziyaretçileri geçmişin derinliklerine yolculuğa çıkarıyor.
Özellikle dünyanın en eski tapınak kalıntılarından biri olarak kabul edilen Göbeklitepe, 2018 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alındı. Aynı zamanda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2019’u “Göbeklitepe Yılı” ilan etmesiyle birlikte, bu antik kent dünya çapında daha fazla ilgi görmeye başladı.
Göbeklitepe, tarihi eser meraklılarının ve turistlerin ilgi odağı haline geldi. 2019 yılından bu yana ziyaretçi sayısında önemli bir artış yaşandı. Bölgeye yapılan turların vazgeçilmezi haline gelen Göbeklitepe, sadece bu sene 65 bin ziyaretçi ağırladı. Bu sayı, 2019’daki 500 binlik ziyaretçi sayısının çok ötesine geçti.
Göbeklitepe Alan Başkanı ve Şanlıurfa Müzesi Müdürü Celal Uludağ, bölgedeki kazı çalışmalarının başarıyla sürdürüldüğünü belirtti. Ayrıca, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yürüttüğü “Geleceğe Miras” projesi kapsamında, Göbeklitepe’nin ziyaretçilere daha uygun hale getirilmesi için yenilikçi adımlar atıldığını ifade etti.
Göbeklitepe’yi ziyaret eden Müniser Halaç da, antik kenti çok beğendiğini dile getirdi. Tarihi önemini vurgulayan Halaç, herkesin bu eşsiz yapıyı ziyaret etmesini önerdi. Göbeklitepe’den edindiği izlenimleri video ve fotoğraflarla çocuklarına aktaracağını belirtti.
